Bir haftalık aradan sonra yazı dizimize kaldığımız yerden devam edelim.  OMÜ’nün bir önceki rektörü sosyal medya hesabından iki duayen gazetecinin sunduğu bir programa katıldı. O da aynı konudan yani Samsun’a gelmek isteyen yatırımcıların önünün kesildiğinden dert yandı ve “Samsun’da bir kısım zümre her şeyi zapt etmiş, onlar Samsun’a yeni yatırımcı gelmesini engelliyor diyorlar. ” diyor.

Eski rektör tabii ki durumu biliyor fakat isim veremiyor. Aslında bakılınca Samsun’u yöneten herkes bu konudan şikayetçi ama bu soruna çözüm üretmeye gelince kimse elini taşın altına koymuyor.

Bende defalarca yazdım bir çok yazarda defalarca yazdı. Ben yazmaktan usandım artık ama bazı abiler hala yazmaya devam ediyor ve herkes “Samsun’a yatırımcının gelmesi engelleniyor” diyor ama  bu engelleri kaldırma adına bir şey yapılıyor mu derseniz söze gerek yok her şey ortada.

İnşallah bu engeller kalkar çünkü ülkemizin ve Samsun’un en önemli sorunu işsizliktir. Ya yeni yatırımcılar çekip iş imkanlar sağlamalıyız ya da Samsun’daki firmaların kapasitelerini artırıp iş imkanları oluşturmalıyız.

Gençlerimiz üniversiteyi bitirmiş ve diplomalı işsizler ordusuna katılmış durumda ama bazı meslek dallarında da yetişmiş eleman ihtiyacı var.

Kime ne diyelim? Kime kızalım? Çocuğunu kıt kanaat imkanlarla, bir ümitle üniversite okutan ailelere mi?  Yoksa üniversite okuyayım da iş bulma imkânım daha kolay olur deyip okul bitince işe girebilmek için torpil peşinde koşmak zorunda kalan gençlere mi? Yoksa iyi bir planlama yapıp gençleri ihtiyaca göre yönlendiremeyen yöneticilere mi kızalım bilemiyoruz.

Ama bildiğimiz bir şey var ki, işe giremediği için gelecekten ümidi üzen gençlerin bir çoğu maalesef ki ülkemizde yaşamak istemiyor.

Samsun düzelir mi? Burada yazamadığım mahkemeye konu olan durumlara bakılınca açıkçası düzeleceğine dair ümidim azalmakta. İnşallah ben yanılıyorumdur da her şey güzel olur.

İnşallah kısa zamanda kentsel dönüşüm hızlı bir şekilde bitirilir. Batı çevre yolu hızlı bir şekilde bitirilir. Doğu çevre yolu hızlı bir şekilde bitirilir. Mevcut sanayicimizin kapasitesini artırmak için talep ettiği arsalar üretilir. Yeni yatırımcılar da Samsun’a davet edilir de işsizlik bir nebze giderilir.

Yoksa yazık oluyor gençlerimize, yazık oluyor sanayicimize, yazık oluyor şehrimize, yazık oluyor hayallerimize. İnsan bu güzelim şehir Samsun’un kaderi neden böyle diye düşünmeden edemiyor. Samsun’u sevdiği için bırakıp da gidemiyor.

Bu yazı ilk olarak Hedef Halk Gazetesinde (https://www.hedefhalk.com/) yayınlanmıştır.