Gün bugündür. Ermenistan’ın Dağlık Karabağ işgali artık sonlanmalı ve bu sorun kalıcı olarak çözüme kavuşturulmalıdır. Ermenistan’ın arsızlığı ve saldırganlığı da son bulmalıdır.
Bu çözüm mutlaka Birleşmiş Milletler’in gözetiminde ve hak sahiplerinin hakkı gözetilerek yapılmalıdır. Yoksa bu sorun ilelebet sürecek ve Kafkasya bölgesi huzur bulamayacaktır.
SSCB, Dağlık Karabağ otonom bölgesinde yaşayan halkın çoğunluğu Ermeni olduğu halde Dağlık Karabağ’ı Azerbaycan toprağı olarak kabul ediyordu ama SSCB’nin dağılmasından sonra Rusya’nın desteğini arkasına alan Ermenistan, Azeri Türkü ve Ermenilerin birlikte yaşadığı Dağlık Karabağ bölgesini işgal etti. İşgal etti diyoruz çünkü yaşananlar bu durumumu açıkça ortaya koyuyor.
Nüfus yoğunluğu toprağın kimin olduğunu belirliyor olsaydı Ahıska, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Halep, İskeçe, Kavala, Dedeağaç ve Gümülcine -ilk aklıma gelen şehirler- Türkiye sınırları içinde olması gerekirdi. Ermenistan’ın, Dağlık Karabağ işgalinin en önemli gerekçesi nüfusun çoğunluğunun Ermeni oluşudur. Birleşmiş Milletler’in “Dağlık Karabağ, Azerbaycan toprağıdır.” diye kararının olmasına rağmen bu işgal hala sürmektedir. Ermenistan bu işgali yaparken Hocalı kasabasında 106’sı kadın, 83’i çocuk olmak üzere yaşlı genç ayırt etmeden 613 kişiye katlederek soykırım uyguladı.
Ermenistan dediğimiz devlet Ahıska, Azerbaycan, Güney Azerbaycan ve Türkiye’nin ve yaklaşık 150 milyon Türk’ün ortasında 3 milyonluk nüfusuyla adeta bir çıban gibi bölgeye sancı vermektedir.
Şuan Ahıska nüfusunun yarısı yani 100 bine yakını Ermeni’dir. İran’da 100 bin Ermeni’nin yaşadığı söylenmektedir. Azerbaycan’da hala 35 bin Ermeni vatandaşı yaşamaktadır. Ermenistan’ın Dağlık Karabağ işgali olmadan önce bu sayının üç misli olduğu iddia edilmektedir. Türkiye’de ise kimliklerini koruyan veya kimlik değiştirmiş ve Müslüman olmuş Ermeni nüfusunun 1 ile 3 milyon arasında olduğunu iddia edilmektedir.
Dolayısıyla bu sorun öyle bir şekilde çözülmelidir ki, bölgede yaşayan Türkler ve Ermeniler artık sorun yaşamamalıdır. Görünen o ki Ermenistan’ı “Türk Düşmanı” bütün devletler desteklemektedir. Kimi ülkeler Rusya, Fransa ve ABD gibi aleni desteklerken kimi ülkeler de örtülü destek vermektedir.
O işgal Ermenilerin Türk topraklarına değil de Türklerin Ermeni topraklarına olsaydı sanırım bütün dünya NATO’suyla Birleşmiş Milletler’iyle Türklerin üzerine çullanırdı ama mesele Türklerden bir şey tırtıklamaya gelince bütün dünya adeta üç maymunu oynuyor. Tıpkı Doğu Akdeniz’de olduğu gibi.
Azerbaycan işgal altındaki topraklarını Azerbaycan topraklarına katana kadar yani sonuna kadar gitmelidir. Büyük bir ihtimal Bosna’da olduğu gibi BM ve bazı ülkeler araya girip “barış” gibi güzel sözlerle engellemeye çalışacaklardır ama Azerbaycan, Dağlık Karabağ’ı geri almaktan kesinlikle vazgeçilmemelidir çünkü gün bugündür. Vazgeçmek bu işgali bir bakıma kabullenmek olacaktır. Bosna’dan ders çıkarılmalı orada yapılan yanlışlar tekrar edilmemelidir. Türk Milleti dualarıyla, Türk Devleti de bütün imkânlarıyla kardeş Azerbaycan’ın yanındadır.
Bu yazı ilk olarak Hedef Halk Gazetesinde (https://www.hedefhalk.com) yayınlanmıştır.