Aslında geleneklerin yaşatılması gerektiğini düşünenlerden biriyiz fakat bazı geleneklerden vazgeçmek zamanın zorunluluğu oluyor. Düğünlerde silah atışı ve asker uğurlama konvoyları vazgeçilen geleneklere birer örnektir.
Geçenlerde bir nişan konvoyuna katıldım ve bu yazıyı yazmaya karar verdim. Daha önce de birkaç düğün konvoyuna katılmış yaşananlardan rahatsızlık duymuştum.
Belki anayola çıkmadan, köylerde yapılacak konvoylar tehlike arz etmeyebilir fakat şehir içindeki bütün düğün, asker uğurlaması ya da siyasi parti konvoyları tehlike arz etmektedir.
Zaten hiçbir konvoyun düzgün bir şekilde ve birlikte hedefine ulaştığını görmedik. Trafik yoğunluğu ve trafik ışıkları mutlaka konvoyları birbirlerinden koparıyor.
“Eee o zaman bu konvoylar neden yapılıyor?” diye sorabilirsiniz. Sanırım düğün sahipleri ya da damat ve gelin konvoyu bir gövde gösterisi olarak düşünüyor olabilir.
Ve fakat bu konvoylara katılanların çoğunluğu genç çocuklar ve hepsi heyecan peşinde. Araçları ile bazen öyle hareketler çekiyorlar ki; insanın yüreği ağzına geliyor. Bazı konvoylarda da maddi hasarlı kazalar oluyor ve kavgalar çıkabiliyor.
Eğlence de bir yere kadar. Bu trafik yoğunluğunda konvoy yapılmasından vazgeçilmesi daha doğru bir karar değil mi? Bize göre gelin arabasının önünde ve arkasında ailelerden ikişer araç toplamda beş araçlık bir topluluk konvoy için yeterli gelecektir.
Samsun, yolları maalesef elli bin civarı araca göre planlanmış fakat bugün dört yüz elli bin araç ile sürekli trafik sıkışıklığı yaşayan, kötü yönetilmiş, şansız bir şehir. Maalesef çoğalan araç sayısını karşılayacak yollar yapılmadı.
İnsanımız zaten gergin, insanımız hep stresli ve sürekli bir yerlere yetişmeye çalışıyor. Trafikte, araç sürücülerinin hemen hemen hepsinin canı burnunda. Sabırlı olan, hoşgörülü davranan sürücü yok denecek kadar az.
Yine söylüyorum köylerde ya da nüfusu düşük olan yerleşim yerlerinde konvoylar konusunda sınırlama olmasa bile Samsun gibi yolları zaten yetersiz olan şehirlerde mutlaka uygulanmalıdır.
Sanırız buna Valinin karar vermesi yeterli gelecektir. Bu talebimizi Samsun Valisi Sayın Orhan Tavlı Bey’in dikkatine sunuyoruz. En azından bir fikir jimnastiği olarak kabul edip, belki daha farklı bir çözüm de üretebilirler.
Adnan ÖZ